Yüzbaşının Kızı - Alexandr Puşkin
Kedimsi
Mayıs 24, 2018
Herkese selamlar :) Instagram'da toplaştığımız tatlı mı tatlı kızlarla birlikte #heraybirdünyaklasiği etkinliğimiz kapsamında Alexandr Puşkin'in Yüzbaşının Kızı kitabını okuduk. Son derece sadeve akıcı bir dili vardı ama okuduğumuz diğer klasiklere göre azıcık gölgede kaldı benim için.
Pyotr Andreyiç, 17 yaşında, asker olmak üzere babası tarafından Orenburg'a gönderilir. Yolda tipiye yakalandıkları sırada onlara kalaca yer konusunda yardım eden bir köylüye kürk ceketini hediye eder. Bu köylü, Orenburg'a gittiklerinde karşılarına bu kez bir isyancı olarak tekrar çıkacak olan Pugaçev'dir.
Bu isyanlarla mücadele ettikleri sırada Pyotr Andreyiç, yüzbaşının kızı olan Masha'ya aşık olur. Fakat bazı karışıklıklar yüzünde bu aşk isyancılarla edilen mücadelede olumsuz etkilere yol açar ve aralarındaki aşkı etkiler.
1 gün içerisinden biten, oldukça sade dili olan Yüzbaşının Kızı hiç sıkmadı beni. Ama bende iz de bırakmadı. Nedense öyle kuru kuru okumuş gibi oldum hiç etkilenemedim. Martı ysyınlarından okudun; belki çeviriyle de ilgili olur bilemiyorum... Okusam da olurmuş okumasam da diyeceğim kitaplardandı..
Ne olacak senin bu halin? Seni doğru yola ulaştırması için Tanrı'ya yalvarıyorum ancak ondan bunu istemeye bile yüzüm yok! (sf 70)
Tanrı'nın dediği olur. Onun bizim için planladıkları bizim isteklerimizden daha iyi olabilir. (sf 72)
Konu
Pyotr Andreyiç, 17 yaşında, asker olmak üzere babası tarafından Orenburg'a gönderilir. Yolda tipiye yakalandıkları sırada onlara kalaca yer konusunda yardım eden bir köylüye kürk ceketini hediye eder. Bu köylü, Orenburg'a gittiklerinde karşılarına bu kez bir isyancı olarak tekrar çıkacak olan Pugaçev'dir.
Bu isyanlarla mücadele ettikleri sırada Pyotr Andreyiç, yüzbaşının kızı olan Masha'ya aşık olur. Fakat bazı karışıklıklar yüzünde bu aşk isyancılarla edilen mücadelede olumsuz etkilere yol açar ve aralarındaki aşkı etkiler.
Genel Yorumlarım
1 gün içerisinden biten, oldukça sade dili olan Yüzbaşının Kızı hiç sıkmadı beni. Ama bende iz de bırakmadı. Nedense öyle kuru kuru okumuş gibi oldum hiç etkilenemedim. Martı ysyınlarından okudun; belki çeviriyle de ilgili olur bilemiyorum... Okusam da olurmuş okumasam da diyeceğim kitaplardandı..
Altını Çizdiklerim
Ne olacak senin bu halin? Seni doğru yola ulaştırması için Tanrı'ya yalvarıyorum ancak ondan bunu istemeye bile yüzüm yok! (sf 70)
Tanrı'nın dediği olur. Onun bizim için planladıkları bizim isteklerimizden daha iyi olabilir. (sf 72)