19 Haziran 2018 Salı

Kelebek Adası - Sarah Jio

 Hepinize selamlar! İnanılmaz sürükleyici bir Sarah Jio kitabının yorumuyla karşınızdayım. Jio'nun tüm kitaplarında olduğu gibi Kelebek Adası'nda da kendimi olayların ve karakterlerin içinde hissettim. Öyle sürükleyiciydi ki, "Yarın okumaya devam ederim." derken bir bakmıştım akşamüstü bitivermiş. 



Konu

Kitap, Charlotte isimli yaşlı bir kadının bir tekne kazasından tek kurtulan kadın olarak gazetecilerle röportaj yapmayı kabul etmesiyle başlıyor. Birlikte kurtulduğu adam olan Gray'i bulmaya çalışmaları şartıyla röportajı kabul ediyor ve Bermuda'ya doğru yola çıkıyorlar. Bundan sonraki bölümlerde de Charlotte'un geçmişindeki hikaye anlatılmaya başlıyor.

Yeni evli olan Charlotte ve Eric, balayı tatili için bir gemi seyahatine çıkarlar. Bermuda'da yapılacak olan tekne turundan hemen önce Eric, kendi biletini almayı unuttuğunu fark eder ve Charlotte'a bir sonraki tekneyle yanına gelebileceğini söyler. Fakat Charlotte'un içinde bulunduğu tekne kaza yapar. Yalnızca o ve Gray isimli bir adam sağ kalır. İkili asla mücadeleyi bırakmaz ve sonunda bir karaya rastlayıp burada yaşamlarını sürdürmeye çalışırlar. Bu sırada Charlotte düşündükçe Eric'le ilgili de şok edici şeyler fark eder...


Genel Yorumlarım

 Sarah Jio'da pek alışkın olmadığım çok fazla gerçeküstü olay vardı kitapta. Bunlar biraz normalleştirilip gerçeğe yakın olsaydı o zaman çok daha etkileyici olurdu bence. Sırf bu yüzden 1 puan kırabilirim Kelebek Adası'ndan; ama yine şiddetle tavsiye ediyorum. :) Bulunduğunuz ruh hali ya da durum her neyse kesinlikle sizi uzaklaştıracak, içine çekecek, bitirene kadar bırakamayacağınız bir kitap....


Altını Çizdiğim Cümleler

İstenildiği gibi olan ya da olmayan şeylere üzülmekle o kadar zaman harcıyoruz ki treni kaçırıyoruz. Hayat kendi yolunu bulur ve her şey olacağına varır. Sadece yaşa ve bırak olsun gitsin. (sf 34)

Ya bunun bizi mahvetmesine izin vereceğiz ya da bunu kabulleneceğiz. (sf 154)

Ama evlilik ya da erkekler Estella'nın ilgisini çekmiyordu. Kelebek yakalamayı, kitap okumayı ve hakkında hiçbir şey bilmediği dünyayla ilgili hayaller kurmayı tercih ederdi. (sf 198)