[caption id="attachment_871" align="aligncenter" width="300"] Barbara Cartland - Seni Düşünüyorum[/caption]
Konu
Birkaç gün önce bitirmiş olup buraya yorumunu yazdığım Yalnızlar Şöleni kitabındakine çok benzeyen bir konusu vardı Seni Düşünüyorum'un.
Genç ve güzel bir kız olan Samantha, kilise kermesi sırasında, ünlü bir moda fotoğrafçısı tarafından keşfediliyor ve modellik yapmak üzere Londra'ya gidiyor. Burada kokteyllere, yemeklere, davetlere katılıyor; birçok ünlü isimle karşılaşıyor ve güzelliği herkesi büyülüyor.
Samantha, yine bir davette tanıştığı David isimli genç bir yazara aşık oluyor. Fakat Samantha evlenmeden önce bir erkekle birlikte olmayı günah bildiği için ve David ona sadece gecelik bir ilişki olarak baktığı için birçok ayrılık ve tartışma yaşıyorlar.
Genel Yorumlarım
Okuyucular olarak Samantha'nın duygusal zayıflıklarını, tecrübe ettiği üzüntüleri ve sevinçleri onunla birlikte derinden hissediyoruz.
Şunu belirtmeliyim ki kitaptaki her bir karakter ayrı ayrı gıcık oldum, sanki gerçekten yaşıyorlarmış gibi hissettim doğrusu. : )
Samantha'nın bu kadar aklı havada oluşu, David'in klasik erkek tripleri falan midemi alt üst etti... eh, bir kitapta çok sevdiğiniz bir karakter yoksa kitap ne kadar sürükleyici olursa olsun ruhunuza dokunamıyor. Seni Düşünüyorum da böyle bir kitaptı benim için. Akıp giden, sürükleyici bir anlatımı var; çabucak bitti. ama en azından sempatik ve derin bir karakter olsaydı keşke ve bu kadar çok klişe içermeseydi... Olaylar bu yüzden yüzeysel kalmıştı biraz.
Yani: okusanız da olur; vakit geçer. Ama okumazsanız hiçbir şey kaybetmiş olmazsınız.
Herkese iyi okumalar diliyorum : )