Film Yorumları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Film Yorumları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ocak 2018 Pazartesi

Korku Kayıtları - The Crucifixion

Ocak 08, 2018
 Tekrar selamlarr :) Şimdiye kadar izlemiş olduğum korku filmleriyle kıyasladığımda beni en az onlar kadar korkutan ama sıralama olarak daha ortalara koyabileceğim bir film olan Korku Kayıtları'ndan bahsedeceğim.

Konu

Romanya'daki bir kasabada, 5 din görevlisi şeytan çıkarma ayini sırasında bir rahibenin ölümüne sebep olurlar. Genç bir gazeteci olan Nicole olayı araştırmak ve bir makale yazmak için Romanya'daki bu kasabaya gider. Burada tanıdığı Rahip Anton'dan öğrendikleri ve şeytan çıkarma ayinini görmüş olan, ve ölen rahibenin en yakın arkadaşı olan rahibeden duyduklarıyla birlikte kafasındaki bazı şeyleri sorgulamaya başlar ve bazı doğaüstü şeyleri fark eder.

Genel Yorumlarım

Çığlık atmama sebep olacak sahneleriyle, diken üstünde izlemiş olduğum bir filmdi korku kayıtları... Bazı ruhani sahneler biraz abartılmasaydı film bittikten sonra da korkum devam edebilirdi ama iblisle kurulan iletişim filmin sonlarında fantastik olacak derecede abartılmıştı ve bu da izlerken yaşanan korkunun bende yer etmemesini sağladı. Korku Seansı, Anabelle gibi filmlerde bu tam tersiydi; hala etkisindeyim onların.

Sonuç olarakk, korku filmi izleyesiniz geldiyse kesinlikle bu filmi açabilirsiniz. Birçok korku türündeki filmle kıyasladığımda son derece iyi bir film Korku Kayıtları. İyi seyirler herkese :)





7 Ocak 2018 Pazar

Kızlar Gecesi - Rough Night

Ocak 07, 2018
 Herkese selamm :) Çok eğlenceli, sürükleyici, iyi ki izlemişim dediğim Kızlar Gecesi filminden bahsetmek istiyorum. Başrolünde Scarlett Jhonson'ın oynadığı neredeyse hiçbir film kötü değil bence zaten. 



Konu

Üniversiteden yakın arkadaş olan 4 kadın, aralarından biri evleneceği için hafta sonu bir araya gelip bekarlığa veda kutlaması yapmak isterler. Bir villa kiralayan 4 arkadaşa, bir kişi daha katılır; evlenecek olan kadının yakın arkadaşıdır bu.

Erkek bir striptizci çağırırlar ve bir kaza sonucu striptizci adam ölür. Kadınlar, hapse girmemek için ne yapabileceklerini planlamaya çalışırlar ve planlarını gerçekleştirirken ortaya çıkan karışıklıklar sonucu her şey sarpa sarar ve çıkmaza sürüklenirler. Bu sırada bizler de son derece eğlenceli ve komik sahnelere tanık oluruz.

Genel Yorumlarım

18 yaş üzeri bir film olan Kızlar Gecesi'ni, konusunu hiç bilmeden rastgele açıp izlemiştim. Birisinin ölmesi ve bu sahnenin açıkça çekilmesi, acaba komedi değil de gerilim filmi olabilir mi diye düşündürdü beni. Ama hayır, çok iyi bir komedi filmiydi kesinlikle. Kahkahalarla güldürmüyor belki ama çok çok eğlenceli ve keyifli; vaktinizi iyi değerlendirmek isterseniz bu eğlenceli filmi izleyebilirsiniz. :) Herkese iyi seyirler...







10 Eylül 2017 Pazar

Yalvarış (Prevenge)

Eylül 10, 2017
Herkese selam :) Bir gerilim filmi yorumuyla daha karşınızdayımm :D Konusu çok dikkatimi çekti Yalvarış filminin. İzlediğime değdi mi derseniz, asla. İzlemesem de olurmuş... Başrolde oynayan Alice Lowe, senaryoyu hamileliği süresince yazmış. Keşke filme geçirmeden önce iyice bir düşünselermiş...
Konu

Ruth, karnı iyice büyümüş hamile bir kadın. İçindeki bebekle konuşabiliyor ve bir bebek sesiyle bebeğe de bir sürü replik verilmiş. Fakat bu konuşmalar sıradan şeyler değil; Ruth'un kocası bir dağcılık etkinliği sırasında ölmüş ve kocasının ölümünden sorumlu gördüğü bazı insanlar var. Bebek de Ruth'a, bu insanları acımasızca öldürmesini emrediyor. O da bebeğin her dediğini yapıyor ve acımasız cinayetler işliyor.


Genel Yorumlarım

 Film boyunca hiç gerilmedim. Sadece vahşi cinayet sahneleri çok açıkça gösteriliyordu ve zaman zaman içim bir tuhaf oldu. Sonuna kadar izlememin tek sebebi, bebek doğunca ne olacağını merak edişimdi. Onu bile boşuna beklemişim; çünkü sonunda hiçbir şekilde şaşırmıyor, bir sürprizle karşılaşıyorsunuz ve hatta filmi iyice vasat kılan berbat bir son yazılmış... Ama sondaki o bebeğin şirinliğine hayran oldupumu belirtmeden geçmeyeyin :)

Kısaca söylemek gerekirse, çok aşırı melankolik bir havası olan, şaçma sapan bir filmdi. Vaktinizi harcamayın derim. Gerilim seviyorsanız bunun yerine Split  filmini izleyin...


SPOİLER


Başroldeki kadına çok sinirlendim. Özellikle de 70ler partisinde gördüğü o adamla takside öpüşürken midem bulandı ve iyice soğudum karakterden.


Filmden Kareler




24 Temmuz 2017 Pazartesi

Mona Lisa Gülüşü

Temmuz 24, 2017

 Herkese selamlar. :) Feminist filmler kategorisine giren bir film olan Mona Lisa Gülüşü'nden bahsedeceğim bugün.


Vizyon Tarihi: 27 Şubat 2004
Yapımı : 2003 - ABD
Tür : Dram
Süre: 117 Dak.
Yönetmen : Mike Newell
Oyuncular : Julia Roberts , Kirsten Dunst , Julia Stiles , Maggie Gyllenhaal , Ginnifer Goodwin
Senaryo : Lawrence Konner , Mark Rosenthal


  1950'li yıllarda, New England'daki muhafazakar ve gelenekçi bir kız okulunda ilerici görüşlerini benimsetmeye çalışan bir öğretmenin hikayesini anlatan film, birçok yönden farkındalık uyandırıcı ama aynı zamanda bazı yerleri biraz sıcıkı. Neyse; konudan kısaca bahsedeyim.



Konu


 Katherine Ann Watson, California'dan New England'a sanat tarihi öğretmeni olarak gelir. Dersine girdiği kızlar, kitaplarda yazan ezbere bilgileri öğrenmekte ustadırlar fakat iş sanatı kendilerinin yorumlamasına gelince bocalamaktadırlar. Bu özelliğin bir yansıması olarak da, burada yetişen kızların hayattaki başarıları, ne kadar iyi bir evlilik yaptıklarıyla ölçülmektedir. Hepsi eğitimlerine devam edip bir bölümden mezun olsalar da kendilerine reva gördükleri ve hayattaki tek amaçları olan bir şey vardır: Evlenmek ve mutlu bir yuva kurmak; iyi bir ev kadını olmak. 


  O dönemdeki reklam afişleri ve propagandalar da tüm kızları ev kadını olmaya itmektedir. Bu gerçeği kolay kolay kabullenmek istemeyen Katherine, dersleri daha özgün yöntemlerle işlemeye çalışır ve kızları eğitimlerine devam etmek konusunda cesaretlendirmek ister. Fakat önüne birçok engel çıkar.



Genel Yorumlarım


 Bu film, farkındalık oluşturması açısından tüm kızların, bu konuda bilinçli olsalar da olmasalar da izlemeleri gereken bir film. Kadınların kendi güçlerinin farkında olmadıkları bir toplumu ele alıyor ve bu da günümüzde bile Türkiye toplumunda böyle kadınların maalesef hala var olduğu gerçeğini fark etmeyi sağlıyor.


  Filmin bazı yerlerinde sıkılmış olsam da özellikle biz genç kızların izlemesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum...


Fragmanlar için TIKLAYIN.









20 Temmuz 2017 Perşembe

Thelma ve Louise

Temmuz 20, 2017
Selamlar:) Şimdiye kadar izlediğim en etkileyici ve en eğlenceli filmlerden biriydi Thelma ve Louise.

Gösterime giriş tarihi: 20 Aralık 1991 (Türkiye)
Yönetmen: Ridley Scott
Sinematografi: Adrian Biddle
Film müziğinin bestecisi: Hans Zimmer


Konu


  Louise, erkek arkadaşından sıkılmış bir garsondur. Yakın arkadaşı Thelma ise, cinsiyetçi ve maço bir kocaya sahip bir ev hanımıdır. İki kadın bir haftasonu arabayla gezintiye çıkmaya karar verirler.

Gece oturdukları barda, Thelma'nın dans ettiği adam otoparkta Thelma'ya tecavüz etmeye kalkışır. Bu sırada Louise bunu görür ve adama ateş ederek onu öldürür. İki kadın araba ile, olay yerinden uzaklaşır.

Meksika'ya giderek olayı geride bırakmaya karar verirler. Her ikisi de geri dönmemeye kararlıdırlar ve kanun kaçağı olduklarının farkında olsalar da yolculuk son derece eğlenceli ve aksiyonlu geçer.

Yolculuk sırasında Thelma, genç bir kovboyla tek gecelik bir ilişki  yaşayınca başlarına hiç tahmin etmedikleri başka şeyler de gelir ve durumlar daha da karışır.



Genel Yorumlarım

Feminist filmler kategorisine giren bu macera/suç filmi, hiç sıkılmadan, eğlenerek izleyeceğiniz bir film. İzlerken tereddüt etmiştim aslında; çok eski filmlerden izlememiştim daha önce hiç. Fakat kesinlikle bayıldım ve ''İyi ki izlemişim'' dediğim filmlerden biri oldu. Eski filmleri daha çok izlemeye başlayabilirim artık:)







 

7 Temmuz 2017 Cuma

Siyah Kuğu (Black Swan)

Temmuz 07, 2017

  Merhabalar. :) Çok uzun zamandır izlediğim en etkileyici film olan Siyah Kuğu filminden bahsetmek istiyorum biraz. Dün moralim bozuktu ve içimden hiçbir şey yapmak gelmiyordu. Biraz aklımı uzaklaştırıp kendimi daha iyi hissetmemi sağlayacak bir film izlemek istiyordum. İnternetteki bir film listesinde ilgimi çeken Siyah Kuğu filmi bunu fazlasıyla başardı. Gün boyunca, ve ertesi gün de etkisi üzerimden geçmedi ve sahneler gözümün önüne gelip durdu. 


Vizyon tarihi: 25 Şubat 2011 (1s 43dk)
Yönetmen: Darren Aronofsky
Oyuncular: Natalie Portman, Mila Kunis, Vincent Cassel devamı
Tür: Dram, Gerilim
Ülke: ABD



Konu


  Nina, genç, güzel ve başarılı bir balerin. Annesiyle yaşıyor. Annesi de eski bir balerin ve Nina'ya bu konuda olabildiğince destek veriyor.


  Dans yönetmeni, o yıl düzenlenecek olan gösteride hem Siyah Kuğu'yu hem de Beyaz Kuğu'yu aynı anda canlandırabilecek bir balerin arıyor. Nina beyaz kuğu rolünü çok iyi gerçekleştirmesine rağmen, siyah kuğuyu oynamakta zorluk çekiyor. Siyah kuğu rolünde çok iyi olan Lily ile arasında bir rekabet oluşuyor. Bu rekabet yakın bir dostluğa dönüşüyor gibi görünse de Nina bu süreçte kendisiyle ilgili çok ilginç şeyler keşfediyor; daha önce asla yapmayacağı şeyler düşünmeye başlıyor. Bu noktada Nina, psikolojik problemler yaşamaya başlıyor ve gerçekte olmayan şeyler ve olaylar görüyor.



Genel Yorumlarım 


Filmin neredeyse tüm sahneleri inanılmaz etkileyiciydi. Hem gerilim, hem dram, hem psikolojik unsurlar içeren Siyah Kuğu filmindeki melankolik hava özellikle hoşuma gitti.


Baş karakter Nina'nın ruh halini iliklerime kadar hissettim; yaşadığı her şeyi kendim yaşamışım gibi oldum. Her film kolay kolay insana bir şeyler katıp düşünce yapısının değişmesine ve gelişmesine katkıda bulunamaz. İşte Siyah Kuğu filmi beni kalbimden vuran, düşünce yönünden bana çok farklı pencereler açmış olan bir filmdi.


Natalie Portman'ın oyunculuğuna da ayrıca hayran kaldım; sanki Nina karakterini oynamak için yaratılmıştı.


Şiddetle tavsiye edeceğim nadir filmlerden biri olduğunu düşünüyorum.


Fragmanı İzlemek İçin TIKLAYIN. 






6 Temmuz 2017 Perşembe

Diziye Başladım: American Horror Story

Temmuz 06, 2017
Herkese selamlarr :) Geçtiğimiz günlerde fark ettim ki, ne kadar çok film izliyorsam da yabancı dizilerden bîhabermişim. İnternetteki önerilere falan baktım, ilgimi çeken pek bir şey bulamadım. Sonra aklıma American Horror Story geldi.

Bu serinin ismine birçok yerde denk gelmiştim; özellikle de we heart it'de dolanırken ''My Drug is American Horror Story'' gibi paylaşımlar görüyordum. Veee sonunda dün gece izlemeye başladım. :) Korkmayı sevdiğim için bundan sonraki tüm bölümleri de geceleri izlemeyi düşünüyorum. :D


Konu

  Yalnızca ilk bölümü izledim dün. Anne baba, ergenlik çağındaki bir kız ve bir köpekten oluşan aile, büyük ve eski bir eve taşınıyorlar. Daha önceki sahiplerinin öldürüldüğü veya intihar ettiği, Victoria döneminden kalmış, çevredeki insanlar tarafından uğursuz olduğuna inanılan bir ev bu. Baba psikiyatr olduğu için hastalarıyla da bu evdeki çalışma odasında görüşmeye başlıyor.

Aile bireyleri ilginç insanlarla karşılaşıyorlar. Evin eskiden beri hizmetçiliğini yapan yaşlı kadın, eski sahiplerden biri olan tuhaf bir adam, ve psikiyatr olan adamın hastası, tuhaf bir genç çocuk.


Genel Yorumlarım

Bu diziyi izlemeye kesinlikle devam edeceğim, inanılmaz gerilimli ve korkutucu bir diziye benziyor. Bu gece ikinci bölümünü izlerim. Korku unsurlarından çok aşırı etkilenen biri değilseniz mutlaka izleyin derim; umarım kalan bölümler de ilk bölüm kadar hoşuma gider. :)

NOT: Dizi önerilerinize ihtiyacım var, yoruma yazmayı unutmayın :)




4 Temmuz 2017 Salı

Tehlikeli Arkadaşlık

Temmuz 04, 2017
  Herkese selam :) Uzun zamandır ilk kez bir gerilim filmi izledim. Hem psikolojik gerilim hem de dram sayılabilir. Başları birazcık sıkıcı gibi görünüyor ama film bir süre sonra sizi etkisi altına almayı başarıyor.

Yapımı : 2016 - ABD
Tür : Gerilim
Süre: 85 Dak.
Yönetmen : Sophia Takal
Oyuncular : Jane Adams , Mackenzie Davis , Caitlin FitzGerald , Colleen Camp , Alexander Koch
Senaryo : Lawrence Michael Levine

IMDB Puanı: 5.7


Konu

İki en yakın arkadaş. İkisi de oyunculuk yapıyor fakat birisi biraz daha iyi bir kariyere sahip. Yakın arkadaş olan bu iki kadın, Los Angeles'ın kuzeyine bir hafta sonu tatiline gidiyorlar. Bu tatil sırasında yıllardır birbirlerine duydukları kıskançlık ve acımasızlık hisleri ortaya çıkıyor. Bunu tetikleyen bazı olaylar da yaşanınca, bu dehşet verici sonuçlara sebep oluyor.


Genel Yorumlarım

İzlemeseniz de olur diyebileceğim bir film.

Kötü değil, sürükleyici sayılır. fakat daha iyi olabilirdi. Yine de etkileyici ve arkadaşlık konusunda bazı dersler çıkarabileceğimiz bir konuya sahip.



24 Nisan 2017 Pazartesi

Stajyer Filmi

Nisan 24, 2017
  Herkese merhaba :) Aslında uzun bir süre önce izlemiş olduğum bir filmi yorumlamak istiyorum. Komedi türündeki Stajyer filmi beni çok aşırı güldürmese de komik ve anlamlı sahneleri olan, izlemesi keyifli bir filmdi.

stajyer_filmi-yorum

Konu

Jules Ostin, giyim ürünleri satan bir sitenin şirketinin sahibi. Çok başarılı bir kadın olan Jules evli ve 1 çocuğu var.

Jules, yeni bir stajyer programı başlatıyor. Yaşlı insanların alındığı bu programa katılmış olan 70 yaşındaki Ben Whittaker ile Jules arasında zamanla sağlam bir dostluk oluşur.

Genel Yorumlarım

Kesinlikle izlemeniz gereken bir film diyemem fakat zamanınızı boşa harcayacak bir film de değil. Sonuna kadar sıkılmadan izledim ve filmdeki birçok karakteri de çok sevdim; özellikle Ben Whittaker'ı :)

Fragmanları izlemek için tıklayın

30 Ocak 2017 Pazartesi

Korku Seansı 2

Ocak 30, 2017
  Merhabalar... :) Şurada yorumlamış olduğum Korku Seansı filminin ikincisini izledim... En az birincisi kadar ürkütücü, etkileyici, kaliteli bir korku filmiydi. 



Konusu şöyle: 

Paranormal olayları inceleyen ve önceki filmden de tanıdığımız Ed ve Loraine çifti, eşinden boşanmış, 4 çocuğuyla birlikte yaşayan Peggy'nin evinde araştırma yapmaya gidiyorlar. Evde eşyalar hareket ediyor, anlaşılmaz şeyler meydana geliyor ve çocuklardan biri, küçük bir kız, geceleri garip varlıkları görüyor ve seslerini duyuyor.



Bu olay, İngiltere'de yaşanmış bir vakaymış.

Filmin sonlarında, ilk filme göre daha az korktuğumu düşünüyordum ki sonda verilen gerçek ses kayıtları ve fotoğraflar fikrimi değiştirmeme sebep oldu. Korku seansı serisinin her iki filmi de birbirinden korkutucu ve etkileyici...

Saçmalayan ya da olayları çok abartan korku filmlerinin aksine, her şey yerinde ve sahneler de son derece gerçekçiydi. İlkini beğendiyseniz bunu da kesinlikle beğeneceksiniz diyorum ve bu filmi şiddetle tavsiye ediyorum. : )