Uzun zamandır bir Agahta Christie kitabı okumuyordum. Birisi Ölecek, (diğer adıyla Lord Edgware’ı Kim Öldürdü?) elimden bırakamadan okuduğum bir kitaptı. Daha önce okumuş olduğum Agahta Christie kitaplarının aksine, bu kez olayları Yüzbaşı Hasting anlatıyordu.
Kitap, Pairot ve Hastings’in, ünlü insanların taklitlerini yapan ve tek başına harikalar yaratan sanatçı Carlotta Adams’ın gösterisini izledikleri sahne ile başlıyor. O gün de, çok ünlü biri olan Jane Wilkinson’un taklidini yapıyor. Oyunu Jane Wilknson’un kendisi de izliyor ve epey eğleniyor. Jane Wilkinson aynı zamanda Lord Edgware’ın karısı olduğu için, aynı amanda Lady Edgware diye de hitap ediliyor.
O gün Jane Wilkinson, dedektif Pairot’dan kocasını ikna etmesini istiyor. Kadın başka biriyle evlenmeyi düşündüğü ama kocası boşanmaya razı gelmediği için dedektiften ikna yöntemlerini kullanmasını istiyor. Böyle devam ederse kocasını öldüreceğini her yerde haykırıyor. Fakat dedektif Pairot Lord ile konuşmaya gittiğinde hiç ummadığı şeyler duyuyor. Ve çok geçmeden, Lord’un öldürüldüğünü öğreniyorlar. Her şey iyice karmaşık hale geliyor.
Genel Yorumlarım
Sayfalar ilerledikçe kitap daha da heyecanlı olmaya başladı. Tahmin ettiğim katiller, deliller ortaya çıktıkça değişti ve sonuçta kafam iyice karıştı ve git gide daha çok merak ettim neler olacağını.
Gerçekten çok sağlam bir kurguya sahip, şaşırtıcı, okuduğum en iyi Agahta Christie romanlarından biriydi. Birisi ölecek(Lord Edgware’ı Kim Öldürdü?) kitabını şiddetle tavsiye ediyorum. Tam da yağmurlu bir günde, elimizde sıcacık bir fincan kahve ile okunmalık bir kitap. :)
Altını Çizdiklerim
Jane Wilkinson bana kendisinden başka hiçbir şeyle ilgilenmeyen kadınlardanmış gibi geliyor. Böyşle insanlar hayatta büyük tehlikelerle karşılaşırlar. Etraflarını saran tehlikelerin ve tuzakların farkına bile varmazlar. Hayattaki birbirine zır milyonlarca ilginin, çıkarın ve ilişkinin varlığını bilmezler. Sadece ileriye doğru uzanan kendi yollarını görürler. Ve er geç başlarına bir felaket gelir. (sf 11)
Her kişinin karanlık bir esrar olduğunu bilmiyor musun? Hepimizin içinde birbirine zıt ihtiraslar, arzular ve yetenekler var. İnsan biri hakkında hüküm veriyor. Sonra da yüzde doksan yanılıyor. (sf 12)
Hayatta fazla konuşmamanın çok doğru olduğunu yıllar önce öğrendim. (sf 82)
Saklanan gerçekler hemen şüphe uyandırır. Oysa içtenlikle açıklanırsa, o zaman karşındaki bunları olduğundan önemsiz görür. (sf 92)