
Yazarı: Karin Tidbeck
Çevirmen: Tülin Er
Yayınevi: Aylak Kitap
Sayfa Sayısı: 151
Fantastik kitaplar okumayı pek sevmeyen bir okuyucuyum; öykü okumayı da aynı şekilde. Fakat çok beğendiğim bu kitapta, birbirinden tuhaf fantastik öyküler yer alıyor.
Açlık oyunları, Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi gibi bilindik popüler fantastik kitaplardan çok daha farklı ve orijinal. Karin Tidbeck'in fantastik dünyasını çok sevdim. Her bir öyküde hayal etmesi çok zor tasvirler ve olaylar, sanki çok normalmişçesine


İçinden en çok beğendiğim öyküler
Beatrice
Rebecka
Arvid Pekon Kim?
Rengeyiği Dağı
Norveç Böğürtleni Reçeli
Augusta Prima
---altını çizdiğim cümleler ve hangi öyküde geçtikleri---
‘’Delicesine aşık olmanın hiçbir değeri yok. Gerçek dünyada bir karşılığı yok.’’ Yatağının kenarında duran buhar makinesini başıyla işaret etti. ‘’ben ve Hercules, birbirimizi anlıyoruz. Birbirimize özen gösteriyoruz. Bu tür bir aşk daha iyi bence.’’ (Beatrice, sf 16)
-‘’Dün bir kutu uyku hapı yuttum biliyor musun?’’
-‘’ve…?’’
-‘’Bu sabah öbür taraftan çıktılar. Bütün halde. Tanrı benimle dalga geçiyor. (Beatrice, sf 40)
Ölmeyi çok istemiyorum. Sadece içimde ne kadar yaşama sevinci var ondan emin değilim.(Pyret, sf 105)
Zaman tiksindirici bir şeydi, insani bir şey. Buraya ait değildi. Eti çürüten, rüyaları solduran güçtü o. (Augusta Prima, sf 117)