Arvo yayınlarından çıkan Kanlı Hasat kitabının kapağına bakıncayazıların üzerinde gördüğümüz kan lekeleri ve kitabın isminin de vahşeti çağrıştırması her baktığımda biraz irkiltiyor beni.
Kitabın Adı: Kanlı Hasat
Yazarı: Mort Castle
Çeviri: Meral Harzem
Yayınevi: Arvo yayınları
Sayfa Sayısı: 352
Şimdi konudan, sonra da genel yorumlarımdan bahsetmek istiyorum. Kitabın giriş bölümünde, 2 adamın işlediği sebepsiz bir cinayet anlatılıyor. Sonraki bölümlerde de Michael Louden ve ailesini anlatmaya başlıyor Michael’in güzel bir karısı ve 2 küçük kızı var.
Bir gün Louden ailesinin alkolik komşusunun köpeği ve sonraki günlerden birinde de o alkolik komşu öldürülüyor.
[caption id="attachment_662" align="alignright" width="300"] 1946 doğumlu Mort Castle, Chicago'daki Columbia College'da yazarlık ve araştırma ile ilgili eğitimler vermektedir.[/caption]
Yazarımız daha kitabın en başında katili açıklamıştı: iyi bir aile babasıymış gibi davranan Michael Louden. Michael, kan dökmeyi ve acı çektirmeyi çok seviyor ve çevresindeki hiç kimseye fark ettirmeden planlarını uyguluyor. Yıllar
önce, çocukken gittiği bir kamptaki gözetmen ona bu acımasızlığı öğretmiş. Kan dökmeyi seven bu insanlar kendilerine ‘’Yabancı’’ ismini veriyorlar. Toplum içerisinde oynadıkları rollerin altında kendi acımasız kişilikleri saklanıyor çünkü.
‘’Bir bedenin içinde saklanmış ikinci bir kişilik! ‘Seni seviyorum’ derken aslında sizden nefret ediyor. Gözlerinizin içine aşk veya şefkatle değil, öfkeyle ve kinle bakıyor. ‘’
Michael Louden, o kamp gözetmeni ve patronu ile iş birliği içinde uyguluyor bazı cinayetlerini. Ama sıra Michael’in karısı ve 2 küçük kızını öldürmeye gelince, çok farklı şyler çıkıyor ortaya. Kitabın sonunda da şok edici gerçeklerle karşılaşıyoruz.
-Genel Yorumlarım-
Yalnızca katilden bahsedilen ve tüm suçluların açıkça belli olduğu bir cinayet okuduğumu hatırlamıyorum daha önce. Polislerin ve dedektiflerin araştırmalarına eşlik ettiğimiz, katili kitabın sonuna kadar bilemediğimiz cinayet romanlarını seviyorum ben. Dolayısıyla Kanlı Hasat kitabının tarzı bana pek hitap etmedi.
Hiçbir dedektif ya da polis olmaksızın sade e katil ve çevresinin hayatlarına tanıklık ediyoruz bu kitapta. Kurguyu da çok sağlam bulamadım. Son sayfalardaki şaşırtan olaylar olmasa çok başarısız diyebilirdim ama katil belli olmasına rağmen yine de heyecanlı bir kitap.
Klasik polisiye romanlardan farklı bir şey okumak isterseniz tavsiye ediyorum. Ama etkileyiciliği ve sağlam kurgusu olmadığı sürece cinayetve polisiye okuyamam diynlerdenseniz kesinlikle tavsiye etmiyorum…
Şimdi çay yapıp yeni kitabıma başlamaya gidiyorum. Malum, tatilin şu son birkaç gününü olabildiğince dolu geçirmem gerektiğini hissediyorum. : D Hepinize iyi okumalar, hoşça kalın…
Altını Çizdiklerim
Korku, zaman kavramını yok eder. Çünkü korkunun kendi zaman dilimi vardır. (sf 268)